Danimarkalı Aluwind İzmir’de üretime başladı

Danimarkalı Aluwind İzmir'de üretime başladı

Danimarkalı Aluwind İzmir’de üretime başladı

Alü­minyum ve çelikten korku­luk, merdiven ve kapak gibi parçaların üretimini yap­tıklarını söyleyen Aluwind COO’su Gary Trotter, Tür­kiye’deki üretim üssü ile başta Avrupa ülkeleri ol­mak üzere Amerika’ya ih­racat yapacaklarını ifade etti.

Üretimin tamamı ihraç edilecek

Üretimin yüzde 100’ünü ihraç edeceklerini belirten Gary Trotter, geniş bir ürün yelpazesine sahip olmala­rı sayesinde küresel reka­bette öne çıkacaklarının al­tını çizdi. Haftalık yaklaşık 300 ton alüminyum ve çelik üretim kapasitesine ulaş­mayı hedeflediklerini ifade eden Trotter, Türkiye’nin küresel ticarette meydana getirdiği pozitif algının ise ihracat hedefleri için itici rol oynayacağı değerlendir­mesini yaptı.

“Türkiye global pazar için önemli bir noktada” diye konuşan Gary Trot­ter, ülkenin başta lojistik olmak üzere birden faz­la avantaja sahip olduğunu dile getirdi. Trotter, “Tür­kiye’nin mesela güçlü bir sanayi yapısı var. Öte yan­dan eğitimli ve genç bir iş gücü kaynağı var. Coğrafi avantajının sağladığı güçlü bir lojistik imkanı sağlıyor. Türkiye sadece Avrupa’ya değil dünyaya açılan önem­li bir kapı. Türkiye menşeli ürünler ile global pazarda daha avantajlı olacağımızı düşünüyorum” dedi.

Türkiye’nin güçlü bir te­darik zincirine sahip oldu­ğuna da dikkat çeken Gary Trotter, şöyle devam etti: “Satın almalarımızın ço­ğunu da Türkiye’den kar­şılıyoruz. Türkiye’de güçlü bir üretim yetisi var. Biz de bunun bir parçası olacağız. ESBAŞ’taki fabrikamız­da 33 çalışan ile yola çıktık. 2025 yılı sonunda 65 çalı­şana ulaşacağız. 2026 yı­lında ise çalışan sayımız iki kat artacak. ESBAŞ’ta bü­yümeyi hedefliyoruz.”

2025 yılını yaklaşık 10 milyon euro ciro ile kapat­mak istediklerini, 2026 yı­lında ise ciroyu üç kat ar­tırmayı hedeflediklerini açıklayan Aluwind COO’su Gary Trotter, proje bazlı ça­lıştıklarını söyledi. Üreti­me yeni başlamalarına rağ­men önemli projelere imza attıklarına değinen Trot­ter, ilk işlerinin ise Siemens Gamesa’nın bir projesi ol­duğunu söyledi.

Proje kap­samında 12 rüzgar türbini için üretime başladıkları bilgisini veren Trotter, “İlk projemizi başarılı bir şekil­de tamamlamayı hedefliyo­ruz. Yeni projeler de gün­demde. Daha kârlı ve da­ha kreatif olan deniz üstü RES’ler için üretim yapma­ya devam edeceğiz. Üretim­de esnek bir yapıya sahibiz, pazara çok rahat uyum sağ­layabiliyoruz. Hedefimiz müşteri pazarlarımıza uy­gun bir şekilde büyümeyi sağlamak” dedi.

“Deniz üstü RES’ler Danimarka’dan çıkmıştır”

Aluwind’in global bir marka olduğunu, Türki­ye’nin yanı sıra Çin’de bir üretim tesisi ile Polonya’da Ar-Ge merkezlerinin bu­lunduğu bilgisini veren Gary Trotter, “Polonya’da­ki Ar-Ge merkezimizde ge­len talebe göre dizayn yapı­yoruz. Çin’deki fabrikamız ise 10 yılı aşkındır bu pazar için üretim yapıyor. Orada bir bilgi birikimi oluştu. Bu alanda elde ettiğimiz bilgi birikimini Türkiye’ye ak­tarma konusu da öncelik­lerimiz arasında yer alıyor” ifadelerini kullandı.

Son olarak sektörün kü­resel ölçekteki görünümü­ne ilişkin tespitlerini pay­laşan Gay Trotter, deniz üstü RES pazarının global­de yüzde 25 ila 30 civarın­da büyümesini öngördük­lerini dile getirdi. Trotter, “Yeşil enerji alanında gele­cekte deniz üstü RES’lerin daha etkin olacağını söyle­yebilirim. Doğaya da uygun bir sistem. Deniz üstü RES Danimarka’dan çıkan bir sektör. Biz de Danimarkalı bir firma olarak bunun bir parçası olmaktan gururlu­yuz” diye konuştu.

Yorum gönder